MEDİKAL ASTROLOJİDE VAKALAR - 2

GENAPS (Genetik Astroloji) Vakası 

Sizlere hastanede karşılaştığım yeni bir vakadan bahsetmek istiyorum. Kişi, 15 yaşında olmasına rağmen hala bir bebek gibi emzik ile gezen, bez bağlayan, bir bebek gibi konuşan, tiroid hastası obez bir kız. Annesi onu doktora getirdi diye oturup ağlıyor ve iğne vurulmasından korktuğunu söylüyordu. Bu vakayı incelemeden önce tıbbi astrolojide genetik bozuklukların sebeplerine değinmek isterim. Öncelikle 4. Ev en büyük göstergedir çünkü ruhun bedenle buluştuğu, ailemizi, köklerimizi temsil eder.

Astroloji her yerde, evrende her şey birbiri ile bağlantılıdır. DNA’nın temel yapı birimleri; Adenin, Timin, Guanin ve Sitozin’e bir de şöyle bakalım;

(A)denine – (A)ries : Beyin, kafa yapımız

(T)hymine – (T)aurus : Boyun ve boğaz bölgesi

(G)uanine – (G)emini : Ciğerler ve kollar

(C)ytosine – (C)ancer : Mide, göğüsler ve kanser

Son olarak Urasil’i eklediğimizde Urasil’in beynin elektriksel yapısını temsil eden Uranüs ile bağını görüyoruz.

Şimdi haritaya geçelim.

Kişinin doğum haritasında Kuzey ay düğümü 15 derece Boğa, Menkar sabit yıldızı ile kavuşumdadır. Menkar yıldızı; sağlık sorunları, kayıplar ve tiroid problemi vermektedir. Tiroid sorununu sağlık evinde olan kuzey ay düğümünden görebilmekteyiz. Yöneticisi Venüs ise Scheat yıldızı ile kavuşumda ve 4. Evde. Scheat yıldızı mutlaka bir kayıp yaşatır. Birilerinin acısını yaşarsın, bir organını kaybedersin veya şiddet görürsün. Ailede ikiz kız kardeşleri de obez olan bu kişi bir diğer kız kardeşini kaza sonucu küçük yaşlarda kaybetmiş. Kardeşleri gösteren 3. Evde ise Şiron’u, sıkıntılı açılara sahip Güneş ve Neptün’ü görüyoruz.

Benliği temsil eden Güneş’e baktığımızda, Güneş Neptün ile kavuşarak zihni bulandırmış ve düğümlere yaptığı T-kare açı ile bulunduğu 3. Ev yani kişinin algısı hayat yolunu tıkamış, öğrenme ve algılama kabiliyetini zolaştırmıştır. Güneş’in Jupiter ile olan 150’lik açısı ise yine kilo sorunlarını desteklemektedir.

Zihinsel durumu daha çok Merkür’den görürüz. Merkür, doğal evinde ve Altair yıldızı etkisi altında. Thor’un çekicinin ayaklarından birini oluşturuyor. Apexte ise Jupiter var. Kişinin kazalara karşı hayatı boyunca dikkatli olması gerekmektedir. Jupiter aynı zamanda güney ay düğümü yöneticisi Plüto’dan da kare açı almakta ve geçmişten getirdiği ağır karmik yükleri daha da zorlaştırmaktadır.

DNA yapısı olarak incelediğimizde; Adenin – Aries bağlantısındaki Mars’a bakalım. Mars Boğa burcunda ve zararlı durumda. Şiron ile Septil, Jupiter ile 135 derece açı yaparak iyice zorlu bir konuma bürünüyor. Aynı zamanda sağlıkla ilgili mücadeleleri de 6. Evde gösteriyor, günlük hayatta da zorluk ve problemler yaşatıyor. Mars Boğa’da Timin – Taurus bağlantısını da görüyoruz ki yöneticisi Venüs’ün Scheat bağlantısından bahsetmiştim.

Guanin – Gemini bağlantısına baktığımızda Merkür’ü inceleyebiliriz. Zaten Ay ve Jupiter’in de Merkür yönetiminde olduğu bu kişide Merkür Mars karesi oldukça zorlayıcıdır. Üstelik Al Hecka ile olan contraparalel açısı ise konuşma sorunları, toplumdan kendini izole etme, talihsizlikler vermiştir.

Sitozin için ise Yengeç yöneticisi Ay’a ve doğal evindeki Uranüs karşıtlığına bakıyoruz. Urasil ve Sitozin problemli durumda. Kova!da yerleşmiş olan Güneş, Neptün ve Merkür’ü de yönetmektedir. Ay, Neptün ve Plüto ile psikolojik durumu gösteren septil açılara sahip. Yengeç burcu ise haritanın 8. Evinde ve Satürrn retrosu ile kavuşumda. Satürn yengeç retrosu soy karmasını göstermektedir. Aileden gelen karmik gen problemlerini buradan inceleyebiliriz. 8. Evdeki yerleşimi kişiye kanser dahi verebilir. Yine zihinsel yapımızı temsil eden Merkür ile zararlı septil açısı bulunmakta. Satürn’ün kavuşumda olduğu Mirzam yıldızı iyi bir yıldız olsa da tüm yengeç burcu yıldızları Satürn ile iyi değildir. Aynı zamanda kişinin vajinal problemleri olduğunu öğrendim. Satürn, akrebin doğal evinde bu sorunun göstergesi olabilir. 8.ev ameliyatlarla da ilgilidir ki kişi bu sorunu nedeniyle sık sık operasyon geçirmektedir.

Ve son olarak karmanın, bilinçaltının evi olan 12. Evde Güney ay düğümünü görüyoruz. Güney ay düğümünde 15 derecede Akrep burcu yerleşmiş. Burada Zubel el Ganubi yıldızı yerleşmiş durumda. Bu yıldız, karmadan gelen acılardır. Karmadan ve soydan acılar, kayıplar, üzüntü ve talihsizlik getirir.

Erken çocukluktan başlayan zorluklar köşe evlerde çok aşikar olarak görülebilmektedir. Karmadan getirilen yükler ağır olsa da dilerim tedavilerle bir nebze olsun hafifletilebilir.

Sevgiler.

MARS- NEPTÜN KARESİ - HAYALLER & HAYATLAR

Yaşadıklarımızın içinde kayboluyor, beşeri koşturmalardan hayatımızın öz'ünü fark edemiyoruz çoğu zaman. Ancak, bakabildiğimizde gerçekliğe, açabildiğimizde korkusuzca ruhumuzu ve gözlerimizi, hem bireysel hem de toplumsal olarak yaşadıklarımızın bizi bir temaya doğru götürdüğünü fark edeceğiz. Hayat; acılar çekmemizden, üzüntü ve hastalıklarımızdan, birileri refah içindeyken birilerinin sefaletinden keyif almaz. Yeryüzü ve gökyüzü bir bütün halinde ve dengededir.  Yaşadığımız her şey gerekli ve o an en  mükemmel olan şekildedir, önemli olan nasıl tepki verdiğimiz ve içinden hangi dersleri çıkarttığımızdır. Yaptıklarımız negatif - pozitif titreşimler yaratır ve elbet bize döner. O nedenle olanlardan kaçmak da, sızlanmak da geride kalmalı artık;

Uranüs dünyevi bağımlılıklardan sıyrılıp değişmemiz için bekliyor,
Satürn sorumluluklarla ilgili birtakım öğretici dersler veriyor,
Jupiter ahlaki değerlerimizi düzeltmemizi istiyor,
Ve Plüto ayaklarını yere sağlam bas diyor.

Günler geçecek, 2019 Temmuz tutulmaları uyaracak ve Hava (Kova) çağına doğru 2022'ye giderken, aklın ışıldadığı günlerde karma yaratan ve düzene direnenler yaya kalacak. 

Asırların sesi var toplumlarda, asırların ahı, asırların iyilikleri, asırların karması. Dini, ahlaki değeleri yanlış kullanan, toplumu dünyevi değerlerle sömürüp korkutan, güç arzusuyla yakıp yıkan kim varsa, Plüto ve Satürn kolkola gözümüzün yaşına bakmayacak! Dünya düzeni değişecek.

Şimdi bu değişimin ayak seslerini duyarken, bir adımı daha geçiyoruz. 26- 27 Nisan'da; Plüto & Gad & Satürn kolkola retro (dön bir bak, sorgula), Uranüs & Güneş kavuşum , Mars ve Neptün kare açıda olacak. Nedir bu teknik detaylar?

*Hayatta ilerlememiz ve isteklerimizi gerçekleştirmemize engel olan, ruhsal frekansımızı bozan, bizi aşağı çeken ne varsa onlardan kurtulmak isteyeceğiz.

PLÜTO RETROSU - KARANLIĞIN DÜZENİ

‘Yargılama ki, yargılanmayasın. Çünkü başkalarını nasıl yargılarsan, sen de öyle yargılanacaksın ve başkalarını hangi ölçüyle ölçersen, karşılığında sen de o ölçüyle ölçüleceksin.’

Tam da bugünlerde, karmanın ve dönüşümün gezegeni Plüto S’ten (durağan, dünyadan bakıldığında dönmüyor gibi gözüken, keskin enerji) , retroya başlamışken hatırlanması gereken cümleler.

Plüto; derin ve karanlıktır fakat esasen kendi derinliğimiz ve karanlığımızdır. Karşımıza çıkan her kim ve ne ise o bizi kendimizle yüzleştirir.

Bu dönemde korkularımızla yüzleşiyor ve bağlı olduğumuz sistemin sağlam olup olmadığını sorguluyoruz. En çok da; korkularımızdan sıyrılmaya hazır mıyız? Neye ne kadar bağımlıyız? Değişime direnecek miyiz? Hayat bunu soruyor bizlere. Biz karşısında durdukça yaz aylarına doğru korkularımızla ve kendimizle daha sert yüzleşmek zorunda kalacağız. Çünkü öyle ya da böyle arınmamız gerek, zor mu kolay mı olacağını karşı koyuşlarımızla seçeceğiz.

Bugüne kadar kendimizi pek çok hayat sınavı ile tanıma fırsatı bulduk. Kimimiz kaçtık kimimiz fark edip karanlık yönlerimizi iyileştirdik. İşte fark edenler, şimdi o sert kayalara, soğuk odalara, yalınayak ve korkusuzca ilerleyenler.

İnsan, ne yaparsa kendine yapar. Affedin, adalete inanın ve hafifleyin. Biz istediğimiz kadar plan kuralım, evrenin her zaman daha iyi bir planı var.

Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok, dipte de olsak, bir boşlukta sallanıyor gibi de hissetsek, tüm yaşanan deneyimler en doğru zamanda ve şekilde gerçekleşiyor çünkü bize göstermek istediği bir yol var.

En dipte ve karanlıktayız sanarken, aslında orada görmemiz gereken bir ışık var.

19 NİSAN 2019 DOLUNAY'I - BİR MAVİ DENGE

19 Nisan 2019 tarihinde, gökyüzünde Ay ve Güneş karşı karşıya geliyor ve saat 14.13'te Dolunay'ı meydana getiriyorlar.

Dolunaylar, Yeniay'larla başlayan sürecin tamamlanmasıdır. Yani dolunaydan 14 gün önce başlayan sürecin nihayete ermesidir. Ayrıca; güneş ve ay, eril ve dişil enerji karşı karşıya geldiği için duygu ve mantığımız bu dönemde çatışır, kadınlar da daha gergin olurlar. Fakat bu dolunay biraz farklı, olaylar sürüncemede kalarak bizleri sert bir dönüşüme zorlayacak.

Bu Dolunay, aynı zamanda Mavi Ay. İkinci kez aynı burçta meydana geliyor fakat cismini maviye boyamıyor. Öncelikle bu mavi gecede gökyüzündeki göstergelere bakalım ve ardından hepimizi haritamıza göre az- çok etkileyecek temalara geçelim.

Gökteki ne ise;

☾ Ay Terazi burcunda 3. evde, Güneş ise Koç burcunda 9. evde, 29 derecedeler. 29 derece aneretik derecedir ve sürecin keskin, krizli olacağını göstermektedir. Ay ise Yanan Yol yıldızlarıyla ilerlemekte.

☾ Anın yükseleni Aslan, 24 derece.

☾ Jupiter, dolunay'a 60 derecelik açı yapıyor.

☾ Plüton, dolunaya kare açı gönderiyor.

☾ Ay yöneticisi Venüs, Balık burcunun son derecesinde, Jupiter ile kare açı alıyor, dolunaya ise 150.

☾ Güneş yöneticisi Mars ise Neptün'den kare açı alıyor.

☾ Uranüs, Regulus yıldızı ile paralel açıda.

Yeryüzündeki de odur;

Bir bitiş sürecine geliyoruz hayatlarımızda. Fakat bu bitiş öncesi son bir sınavımız daha var. Ardından dengeler değişecek, insan aklıyla engelleyemeyeceğimiz bir boyutta, evrenin planlarının işleyişini ve adaletin güçlü kollarıyla terazisini dengeleyişini seyredeceğiz. Temeli sağlam olmayan, benliğimize hiçbir şey katmayan tüm ilişki ve ortaklıklar sona erecek.

İlişkilerimizi Ekim ayından beri zor bir sınava tutmuş olan Venüs, döngüsünü tamamlarken, gerçek sevgiyle kurulmuş ilişkilere de şifa verecek. Juno'nun destekleyici açılarıyla bazılarımız ruh eşlerimizle karşılaşacağız.

Şimdi hepimiz bu Mavi günlerde sisli bir 'Yanan Yol'a giriyoruz. Kimimiz aşk, kimimiz iş, kimimiz günlük hayatta ama hep adaleti sorguladığımız sorularla. Bu derin ve ıssız yol, belirsiz ve hiç bitmeyecek gibi duruyor. Çoğumuz tedirgin, kararsız, öylece kalsak da evren bizi içine çekiyor, adeta dönüşüme sürükleniyoruz.

Haksızlığa uğradığınızı, dünyanın hiç adil bir yer olmadığını, yüzleştiğiniz şeyleri artık taşıyamayacağınızı ve yorulduğunuzu düşünüyor olabilirsiniz. Bu adil olmadığını düşündüğünüz süreçte, kendi adaletinizi sağlamak adına kızgınlıkla atılacak adımlar ancak 'haklıyken haksız duruma düşme'ye sebep olacaktır. Öç duygusu bu sürecin tuzağıdır. Kendi adalet duygunuzu ve vicdanınızı da koruyun.

Ve hiç merak etmeyin, karma bir bumerangtır, üstelik iyi haber, şimdilerde dönüş yolunda :)

Toplumda;

* Otorite konumdaki ve güçlü kişilerin yıkıcı davranış ve tutumları toplumu oldukça zorlayacaktır.

* Yapılan her şey sürüncemede kalabilir ve 30 gün boyunca neticelenmeyebilir.

* 2 - 15 Haziran tarihleri arasında halk zorlayıcı bir dönem yaşayabilir.

* Oldukça sert doğal afetler, özellikle Mayıs ayında depremler yaşanabilir.

* Para piyasalarında çarpıcı dalgalanmalar görülür.

* 5 Mayıs tarihine doğru cinsel sapkınlıklar yaşanabilir, kadınlar ve çocukların tedbirli olması önemlidir.

* Böbrek ve idrar yolları rahatsızlıkları tetiklenebilir.

JUPİTER RETROSU (10 Nisan - 11 Ağustos) - KADERİN ISIRIĞI

Şansın, adaletin, bilginin, etiğin temsilcisi, Güneş sistemimizin en büyük ve büyük şans (benefit) gezegeni; Jupiter! Şimdi ilahi kalkanlarını üzerimizden biraz olsun çekiyor ve sunduklarını gerçekten istiyor muyuz? Hak ediyor muyuz? Doğru muyuz? sorguluyor. Ayrıca Lesath yıldızı ile başlayacak bu süreç Ras Algethi, Sabık yıldızları ile devam ediyor. 

10 Nisan'da S konumda iken  yaşadığımız zehirlenme vakası tüm hepimizi derinden üzdü fakat bu günlerde yapılanların karması da hızlı ve ağır bedellerle geri dönecektir.

16 Haziran tarihinde Neptün - Jupiter karesi keskinleşiyor. Toplumda; isyanlar, sapkınlıklar, ilaç kullanımı, dolandırıcılık, alkol, uyuşturucu kullanımı, zehirlenmeler, sudan doğacak problemler artar. Tanıdığımızı sandığımız kişilerle ilgili hayal kırıklıkları yaşayabiliriz. 

6 Kasım 2018 itibariyle Jupiter Yay burcu enerjisiyle bütünleşti ve hepimize hangi konularda fırsatlar verdi, sorgulattı ve yüzleştirdi bir bakalım;

- Hayat görüşümüzü, vizyonumuzu, dini inançlarımızı ve felsefemizi,

- Adalet, denge ve yasaları,

- Kendimize inancımızı, yeteneklerimizi, sınırlarımızı aşmayı,

- Sporu, hayat enerjimizi, cesareti,

- Bazen başka görüşlere kapalı olmayı ve önyargıyı, 

-Dini ve batıl inançları yanlış kullananları,

- Yükseköğrenim konularını, eğitimi, derin araştırma ve bilgi toplama isteğini,

- Değişken yay ateşi ile bilgi meşalesini yaymayı,

- Yurt dışı seyahatlerini, yabancılarla işleri, ticareti ve yabancı dili,

- İyimserliği, farklılıkları tatmayı, özgürlüğü ve ilahi korumaya inanmayı.

Peki retro süreci bize neler öğretecek?

Şimdi tüm bu konularda yavaşlama zamanları. Hukuksal işlerimiz aksayabilir, mahkemeler sonuçsuz kalabilir. Yolculuklarda gecikmeler yaşanabilir. Eğitim ile ilgili konularda süreçler uzayabilir. İthalat - ihracat konularında işler hızlı yürümeyebilir. Maddi konularda ise aşırılıklarımızı kısmamız gerekecektir, işten ayrılırsak uzun süre yeni bir iş bulamayabiliriz.

Karmanın çarkı;

Plüto - Güney ay düğümü etkisiyle zaten düzenimizin değiştiği kadersel günlerden geçiyoruz ve dönüşüyoruz. 

5 NİSAN 2019 YENİAY'I - KOLLA BENLİĞİNİ!

Mevsimler Koç burcu ile başlar, Koç; öncüdür, yenilenmektir, İlkbahardır. İlkbaharın o çocuksu ama cesur enerjisidir. Nisan'dır.

Ve bizler de bu öncü enerji ile zodyak otobanında yeni bir döngüye doğru yol alıyoruz. Nisan ayına bir YENİAY ile başlıyoruz.

Takvimler 5 Nisan 2019'u, saatler 11.51'i gösterdiğinde gökte Ay ve Güneş kavuşacak, yeni başlangıçlar için bizlere umut ve heyecan olacak, ama nasıl? 

Yeryüzüne Alpheratz ve Sirius sabit yıldızlarının enerjisi yansıyacak.

Gökteki ne ise;

* Ay ve Güneş Alpheratz sabit yıldızı ile kavuşumda, 10. evde fakat Satürn, Şans noktası ve Ay düğümleri ile T-kare açı kalıbında.
* Ay, Slow döngüde, Almuten; Güneş.
* Satürn ve Plüto Güney Ay Düğümü ile kavuşumda.
* Anın yükseleni 15 derece Yengeç, Sirius yıldızı ile kavuşumda.
* Su elementi oldukça baskın.
* Vesta, Koç burcuna geçişi ile Şironla kavuşuyor.
* Merkür, Venüs ve Neptün kolkola.
* Venüs, Rigel sabit yıldızı ile paralel.
* Satürn, Dheneb yıldızı ile kavuşumda.
* Kuzey ay düğümü, Pollux ile kavuşumda.
* Uranüs, Mirach sabit yıldızı ile kavuşumda.
* Chiron ise Difda yıldızı ile kavuşumda.

Yeryüzündeki de odur;

Her şey doğum ile başlar. Tomurcuğun çiçek açması, bebeğin ilk nefes alışı, tırtılın kozadan çıkışı ve bir toz bulutunun galaksileri doğuruşu. Bu büyülü sahnede ilkler hep en önemlidir. İlk başarı, ilk aşk, ilk heyecan, ilk yenilgi ve ilk hayal kırıklığı. İlk hayat darbesini aldığımızda bir daha gücümüzü toplayamayacağımızı sanarız. Sonra yeni bir mevsim döngüsü, sihirli bir dokunuş, bir Yeniay hayatımızı değiştirir, kendi hayatımızın savaşçısı oluruz. Tıpkı Yeniay'ın Koç enerjisi gibi. Yeter ki bu süreçte; dürüst ve adil olalım, vicdanımızı ve tüm bu deneyimlerle var ettiğimiz benliğimizi koruyalım. 

Bugünlerde güvenliğimizi, bize ait olan ve ait olduğumuz şeyleri tehdit altında hissediyoruz. İçgüdülerimiz ile atılmak yerine soğukkanlılığımızı korumak bize yarar sağlayacaktır. Neye, nasıl tepki verdiğimiz ve sınırlarımızı korumak uğruna neler yapabileceğimiz sınavımız olacaktır.

Bahar yorgunluğumuzu şöyle bir atacağız. Bağımsızlığımızı isteyeceğiz, daha özgür, daha gür sesli olmak; haklarımızı ve gücümüzü korumak, kendimizi kollamak. İçinizde bu enerjinin kıpırdadığını biliyorum, retro döneminde planlar yaptınız ama ruhunuz nasıl da bitkin, umutsuz. Elbet bu süreç öyle kolay olmayacak. Ay, yavaş döngüde olduğundan olaylar sindire sindire ilerleyecek, biraz da belirsizlik ve kararsızlıklarla. Pek çok şey değişecek, pek çok kişi gidecek, işler bitecek, ilişkiler bitecek, kaderin çarkı yeniden dönecek. Çünkü toprağın meyve vermesi için ayrık otlarının sökülmesi şarttır. Bu yeniay, çölünüze yağmur olabilir yeter ki güç uğruna değer yargılarınızı ezip geçmeyin.

Topluma kendimizi göstermek isteyeceğiz. Bir nevi, kendimizi kanıtlama ihtiyacımız olacak. Potansiyellerimizin daha fazla olduğunu biliyoruz, bizim olanı istiyoruz. Ama yapmamız gereken sorumluluklarımız önümüze set çekecek. Hayatımızdaki otorite konumlar (patron, baba veya öğretmen) önceliklerimizi belirleyecek. Partnerimiz, eşimiz veya iş ortağımız ise kanatlanan düşüncelerimizi kafese sokmak isteyecek, önce onları fikirlerimize ısındıracağız.

Kadersel bir deneyim yaşanması söz konusu. Bu etme- bulma döngüsünde bumerangın alışverişini somut olarak gözlemleyebiliriz. Herkes hak edişini yaşarken; maneviyata yakınlaşmak, dua, dilek, hayaller ve iç sesimiz pusulamız olacaktır. Haksızlık yapıyorsak, haksız yere bir yerlere gelmeye çalışıyorsak, kaderin ısırığı sert olacaktır. 

Ruhumuzdaki doğa yükselirken, sorumluluklarımızı doğru bir şekilde yerine getirmek bize evrenin kapılarını açabilir. Kalıcı işler başarmak için yepyeni bir döngü bizi çağırıyor. Şayet  bencillik edersek, ruhumuzu beslemeyi unutursak, dürüstlüğümüzü yitirirsek, hayat bizi yıkıma ve zarara  sürükleyebilir. 

Vicdanınızın sesiyle bağınızı kaybetmeyin. Çünkü evren; beşeri değil, ruhsal kazanımlarımızla ilgilenir.

Bu doğal seleksiyonda, güçlü olan değil, gücünü 'doğru' kullanan kazanacak. 

Toplumda;

* Liderler için kadersel olacak bu sınavda; şaşırtıcı, öfkeli, güç hırsı dolu açıklamalar yaralayıcı olacakken; halkı kucaklayan, adil ve dürüst liderlerin yıldızı parlayabilir.
* Büyük volkanik patlamalar ve yangınlar meydana gelebilir.
* Kışkırtıcı söylemler halkı galeyana getirebilir.
* Terör olaylarında artış olabilir.
* Depresyon, migren hastalıkları tetiklenebilir.
* Suç işleme oranı artabilir.
* Tanınmış, saygın birinin ölüm haberini alabiliriz.
* Özellikle ekonomik konulardan kaynaklı intiharlarda artış görülebilir.
* Ekonomide dalgalanmalar söz konusu olabilir.