24 Eylül 2018 Pazartesi

BENİ BEN YAPAN




Takvimler 25 Eylül 2018’i, akrep ve yelkovan İstanbul saati ile 05.51’i gösterdiğinde göklerde Güneş ve Ay karşı karşıya gelecek, DOLUNAY’ı meydana getirecekler.

Gökyüzüne Baktığımızda;

*Baskın olan element; HAVA. Zeka, araştırma, bilim gibi konuların ne kadar da önemli olduğunu vurgulamakta. Almuten Merkür ise onu destekler halde. Dolandırıcılık, yalan, dili güç için veya kötüye kullanma ve taklitin karma ile başımıza ne işler açacağını gözler önüne sermekte.

*Güneş Terazi burcunun 1.59 derecesinde Süper Galaktik Merkez’de ve Ay Koç burcunun 1.59 derecesinde Kerb sabit yıldızıyla kavuşumda. Üstelik her iki burç da yönetici oldukları evlerin tersi evlerinde yerleşimdeler.

*Güneş Merkür ile 4 orb kavuşumda; 4 orb aidiyet hissettiğimiz yerdir, ait olduğumuz ev, aile, köken. Güvende hissettiğimiz yerdir.

*Ay Şiron ile 2 orb kavuşumda. 2 orb ise bize ait olan maddi ve manevi değerlerimizdir. Bize güven veren şeylerdir.

*Anın yükseleni Merkür fakat Merkür terazide, yöneticisi Venüs ise hızla Retro hareketine doğru ilerlemekte!

*Satürn kuzey ay düğümü 150 ve Uranüs ay düğümlerine t-kare.

*Güney ay düğümü, Mars, Lililith yaz temalarını açığa çıkarmak için kavuşumda. Satürn ise tutulmaya t-kare yaparak öğrettiklerini anlayıp anlamadığımızı sert bir öğretmen gibi sorgulamakta.

*Jupiter ve Plüto tepe noktası Rigel sabit yıldızına yod açı yollayarak ilahi parmak büyük dönüşüm enerjisiyle; kendimizi geliştirmeyi, bilgiye ulaşmayı, eski değerlerimizi bırakarak yenilenmeyi işaret etmekte.

*Ve Ay düğümleri ile tutulma arasında karmik, kadersel dörtgen mevcut. Kader çoktan yazıldı, sen nasıl ilerleyeceğini seçeceksin şimdi.

Ne Ay’ı seçebilirsin bu karşıtlıkta, ne Güneş’i. Benliğin de -  bütünün parçası olmak da; duyguların ve yaraların da - kişiliğin ve aklın da burada. İkisi de iki taraftan kapını çalmakta. İkisini de dengelemek zorundasın. Yoksa sen açtığın tek taraftayken bir diğerinin kaderin çarkıyla kapını kırıp evini dağıttığını göreceksin.

Yeryüzüne Baktığımızda;

Bir bıçak gibi değil de, toplu iğneler gibi içini kazıyan. Tane tane, yavaş yavaş. Geceleri gizli gizli ağladığın, kimseye açamadığın, açarsan, bir kere teslim olursan, bir kere çırılçıplak kalırsa ruhun, paramparça olacağına inandığın o en büyük yaran. Zaafın, bam telin bugünlerde kanayan! Şiron yarası.

O öyle bir yaradır ki; hayatının en ağır ama en inkar ettiğin günleridir. İnkarın altında tekrar hatırlarsan güçsüz düşeceğine inanmak yatar. Gözlerinde hep vardır ama sen benimsemiş, sindirmişsindir. Kabuk tutmuş ve hissizleşmiştir artık. Ama o yarayı öyle iyi bilirsin ki; başkalarının gözlerinde aynısını gördüğünde onu en çok sen şifalandırabilirsin. En zor kendine itiraf eder ama sadece sen çözebilirsin.

Şimdi farklı insanlarla, farklı zaman dilimindesin ama aynı duygu karşında dikiliyor. İnatla basıyor damarına, inatla kanırtıyor içini. Evrende hiçbir şey boşa değil. O yara şimdi neden burada?

Kendini bilmeyen, ruhuna erişemez. Ruhunu bilmezsen, evrensel bilince ve sevgiye asla ulaşamazsın. Fiziksel korunaklı varoluşunda sığ ve krizlerle yaşarsın. Önce kendini bilmeli insan! Kendini korumalı, tanımalı, sevmeli. En büyük korkularınla tanışacaksın bugünlerde, kaderin çarkı dönerken Mayıs ayından bu yana ne yaşadıysan üzerinden geçecek, kendini korumayı öğreneceksin veya bencilliğini törpülemeyi. Yapılmamış, söylenmemiş ne varsa şimdi dile gelme, harekete geçme zamanı. Fakat bin düşün bir söyle. Fevrilikle öfkeyle değil, özgüven ve cesaretle. Sinirlerine hakim ol.

Ben- biz dengesini öğreneceğimiz şu günlerde, dengeler değişiyor. Karşı tarafa boyun eğmeye, kendi değerimizi bilmemeye cesur ve kararlılıkla son vereceğiz. Son damla, bardaktan taşmakta.

Ve her kim kendini kaf dağında görüyor, haddi olmadan konuşuyor, hayat tarzını bir başkasını taklitle düzenliyor, kendini egosuyla öne atıp duruyor, her şeyi kendine hak görüyorsa, işte o sahte içten pazarlıklı maskeler de bir bir düşecek.

Kendini kendin olduğun için sev ve tüm yaraların için evrene teşekkür et. Seni üzen, inciten, üzerine gelen, benliğini yok eden veya ego dağlarına çıkaran ne varsa dur bir düşün nedenini, sana hangi dersi anlatıyor? Geçmişte yarattığın hangi rüzgar bunu fısıldıyor? Hissettiğin acı evrenden sana armağan, onu görebildiğinde büyüyeceksin. Aklını, ruhunu, kalbini işte böyle tanıyacak ve temizleyeceksin. Hepimiz biricik ve tekil ruhlarız. Hepimizin bu hayatta bir rolü var. Şayet güvenli alanında değişimden korkarak ve inat ederek oturur, farkında olmamayı seçersen hayatındaki krizlerden yine sen sorumlusun. Yapmaktan olduğu kadar yapmamaktan da. Sana verilen bedene, ruha, kalbe açı çektirilmesine izin vermenin de karma yarattığını biliyor muydun? İşte şimdi öğreneceksin.

Bu kadersel dolunayda kalbini sevgi ve merhamete aç, acılarla değişimin mucizelerini kabul et, fark et.

Dünyada;

Venüs retrosuna doğru hızla ilerlerken maddi iflaslardan ötürü duyacağımız cinayet ve intiharlar artacaktır. 5 Ekim ve sonrasında yazın sadece bir uyarı olarak gördüğümüz ekonominin durumuyla üretim, eğitim ve bilime çeki düzen vermek için baş başa kalacağız. Birlik olmanın ve birliğin içinde kendi haklarımızı da korumanın önemini anlayacağız.

Öfkeli, egolu söylemlerle ani ataklar ve söylenenlerle yapılanların uyuşmaması liderler arasında büyük bir hareketliliğe sebep olabilir.

Kıskançlık, aşk cinayetlerini bol bol duyabiliriz ne yazık ki. Gölge yönüyle; erkekler dürtüsel hareket ederken ve öfkeyle gemileri yakarken, sevdiklerini aldatırken, kadınlar da ayrılık acısı ve intikam duygularına başvurabilir. Artık oluru kalmayan ilişkiler bir bir sonlanabilir.

Baş ağrıları, migren, kafadan alınan darbeler artabilir, kendinizi sakinleştirmek için size iyi gelen ne varsa uygulayın. Ekleyeceğim mantraları günde bir defaya mahsus olmak üzere dinleyebilirsiniz.

Gayatri mantra:
https://www.youtube.com/watch?v=yQjHSIHPJfw

Moon mantra:
https://www.youtube.com/watch?v=MMQLSs5EhnY

20 Eylül 2018 Perşembe

MERKÜR GÜNEŞ'LE KAVUŞURKEN


Kapat gözlerini, evren kafanın içinde başlar.

Göklerde Merkür gezegeni, bizim hayata bakış açımızı, algılama biçimimizi, iletişimi yönetir. 
Özellikle bugünlerde en güçlü olduğu başak takımyıldızından etki alan Merkür, bu akşam 20.57'den yarın 12.58'e kadar Güneş'in kalbinde taht kuracak. Ve enerjilerini, güçlerini birleştirerek yeryüzüne ulaştıracaklar. Benliğimiz ve zihnimiz bir bütün olacak!

Sabah saat 07.00 sularında Markeb sabit yıldızıdan da etki alacak olan Merkür, bilgi edinme ve eğitim konusunda olumlu enerjiler sunacak.

Hisset.

 Dudaklarımızdan dökülenler daha dikkate değer ve etkili, zihnimiz kişiliğimizi birebir yansıtırken, aklımızdan geçenleri kağıda dökme, projelerimizi, planlarımızı harekete geçirme zamanı. Aklımız ve kalbimiz aynı amaç için bir arada. Zihnimiz daha berrak. Sözcükler zihnimizde dönüp dolaşırken, onların gücünü kullanmak elimizde şimdi.

Ne düşündüğümüz çok önemli. Bol bol hayallerinizi zihninizde canlandırmalı. Bol bol dileyin, isteyin benliğinizden. İstekleriniz yer ve gök için olsun. Yeryüzünde, gökyüzündeki tılsımlar. Sadece kendiniz için dilerseniz, yalnızca egonuzu beslersiniz. Bu gece evren ruhumuza, kulaklarımıza, gözlerimize, kalbimize işaretler gönderecek. 

Sorularınızın cevabını sadece öz'ünüz bilebilir. Dilimizin söylediği ruhumuzdan akıp gidendir. 

11 Eylül 2018 Salı

VENÜS AKREP BURCUNDA - DERİN DÖNÜŞÜM KRİZLERİ



Mitolojide; Athena ile çekişme halinde olan ve Zeus’un da pek hoşlanmadığı savaş tanrısı, ortalığı yakıp yıkan Ares, değerli hediyeler ile aşk tanrıçası Aphrodite’nin kalbini kazanmak için uğraşır. Aşk, yaratıcılık ve bereket tanrıçası ile yakıp yıkan tanrı Ares’in birleşiminden Venüs’ün 4 hali; Harmonia (uyum), Eros (tutku), Phobos (korku) ve Deimos (öfke) oluşur.

Venüs’ün Aphrodite hali, akşamları gün batarken gökyüzünde gördüğümüz en güzel anıdır. Bu saatlerde doğanların değer duygusu hayatları boyunca çok yüksektir. Lucifer hali ise Phobos ve Deimos’u barındırır. Sabaha karşı gün doğarken gördüğümüz anıdır ki bu zamanlarda doğanlar hayatları boyunca Venüs konularında zorluklar yaşar.

Venüs Akrep burcu enerjisini yeryüzüne yansıtırken Ares’in yıkıcı enerjisinden beslenir. Eros ve Deimos enerjisi devrededir. 9 Eylül 2018 itibariyle Venüs Akrep burcuna geçiş yaptı ve bu süreçte ilişkilerimize, değer verme şeklimize, duygularımızı yansıtma biçimimize, güzellik anlayışımıza, maddi konulara Akrep enerjisi etki edecek.

9 Eylül – 7 Ocak tarihleri arasında ilişkilerimizde; daha sahiplenici, daha tutkulu, daha dürtüsel, daha derin sevgi ile aşkta kendimizi ve partnerimizi dönüştürerek, karşı tarafın en derinini sezerek, çekici, tabusuz, daha istekli ve cesur olacağız, böyle ilişkiler arayacağız. Olumsuz olarak ise; kıskanç, kısıtlayıcı, nefret dolu, kavgacı, her şeyi didikleyen, takıntılı, güç savaşlarına giren, yasak ve ahlaksız şeylere çekilen, zalimlik ve intikam dolu, manipülatif ve tehlikeli olabiliriz.

RETRO DÖNEMİ (4 EKİM- 15 KASIM)

Venüs retrosu değer duygusunda sıkıntılar yaşatır. İlişkilerde öfke, korku, takıntılar etkili olur. Maddi anlamda zorluklar verir. Kadınlarla problemler verecektir. Kadın ve çocuk cinayetleri artacaktır. Dolandırıcılıklar artacaktır. Yatırımlara çok dikkat edilmesi gereklidir. Bu süreçte altın oldukça değer kazanabilir.

Dürtülerimiz bizi; alışveriş, estetik, yasak veya gizli ilişkiler, dürtüsel ilişkiler, kavga ve öfkeye iterken korunmak için yapabileceğimiz en güzel şey ‘sanat’ olacaktır. Korunmak için bir de bu süreç boyunca gümüş, inci veya pırlanta taşıyabilirsiniz. Kedileri besleyebilirsiniz.

Bu dönem; bel, böbrek, idrar yolları, cinsel hastalıklar ortaya çıkabilir. Sağlık kontrollerinin ihmal edilmemesi gerekir.

4 Ekim’e kadar Akrep enerjisi ile yapacağımız; dürtüsel, gizli, yasak, onursuz, artha ve kama yasalarına aykırı ahlaksız her durum, hırsızlık, israf, temel ihtiyaçlar yerine lüks ve zevk için para harcama 4 Ekim’den itibaren gün yüzüne çıkarak Karma ile yüzümüze tokat gibi çarpacaktır! Ayrıca 4 Ekim tarihinden itibaren maddi kaynaklarımıza eskisinden daha çok ihtiyacımız olacağından, bu süreçte tutumlu olmakta fayda var. Altın almak istiyorsanız, alışveriş, güzellik, estetik konularında bir şey yaptırmak istiyorsanız 4 Ekim’den önce yaptırınız. (Kişisel haritasında Venüs’ü Retro olanlar hariç.)

Venüs Akrep Retroları; 13 ekim 1994- 25 kasım 1994, 12 ekim 2002- 22 kasım 2002, 9 ekim 2010- 20 kasım 2010 tarihlerinde görülmüştür.

*1994 yılında ülkemizden 4,2 milyar dolarlık yabancı sermaye çıktı. 500 bin kişi işsiz kaldı. Kısa vadeli borçlar 18,5 milyar dolar oldu. 5 Nisan kararları alındı. Bankaların çoğu battı.

*2002 yılında 1999 yılındaki güneş tutulmasının etkisi ile büyüyen kriz 660 gün sürdü ve o süreçte borsa tam yüzde 49 oranında düştü.
*2010 yılı küresel kriz yılı ilan edildi. Başlangıçta mortgage krizi olarak ortaya çıksa da takip eden süreçte likidite krizine dönüştü ve kriz, kimileri tarafından "finansal tsunami" olarak adlandırıldı.

Ülkemizin Güneş burcu Akrep üzerinde Retro hareketine başlayacak olan Venüs, bu yaz meydana gelen tutulmaların da etkisiyle bizlere kendi kaynaklarımıza sahip çıkmak ve üretmek konusunda dersler vererek öğretici olacaktır.

Venüs Retro hareketinde iken akrebin dönüşüm ve yıkıcı enerjisi, sevgi ve değer konularında yaptığımız yanlışlarla çürük olanı yıkıp dönüştürecektir. Evlilikler ve ilişkiler sonlanabilir, şirketler batabilir, ekonomi daha da sıkıntılı bir hale gelerek bizleri iyice tutumlu olmaya yani maddi değerlerimize sahip çıkmaya sevk edebilir.

Aşk, tutku, sevgi ve değer duyguları ile akışta olmak dileğiyle.




9 Eylül 2018 Pazar

9 EYLÜL YENİAY'I - PUSLU YILDIZLARDAN, ANKA'NIN GERÇEKLERİNE UYANIŞ




Takvimler 9 Eylül 2018’i, akrep ve yelkovan İstanbul saati ile 21.01’i gösterdiğinde Güneş ve Ay bir araya gelecek ve göklerde bir YENİAY meydana getirecekler.

Gökyüzüne Baktığımızda;

*Güneş ve Ay Başak burcunun 17 derecesinde doğal evinde, haritanın 6. Evinde kavuşum halindeler. Yeniay Mizar sabit yıldızı ile kavuşum halinde. Ceres aynı evde terazi ile onlara eşlik ediyor.

*Anın yükseleni ise 00 derece ile Boğa. Şans noktası kavuşumunda. Boğa burcunun yönetici gezegeni Venüs ise 00 derece ile Akrep burcuna yeni giriş yapıyor!

*Göklerde Yeniay- Neptün karşıtlığı hakim. Neptün Ankaa ve Achenar Sabit yıldızı ile kavuşum halinde.

*Merkür – Satürn – Uranüs Büyük toprak üçgeni meydana getiriyor.

*Ay düğümleri - Venüs ve Uranüs Grand Cross oluşturuyor.

*Plüto tutulma ile 120 derece iken, Mars anaretik derece Oğlakta.


Yeryüzüne Baktığımızda;

Saçlarımız göğe karışırken, ayaklarımız yeryüzüne basıyor şimdi. İlahi defterler açılıyor.

Siz sandınız ki her şey omuzlarınızda sadece zamanın ötesi için yazılıyor. Oysa karma her an işliyor. Evren değişken toprak elementi Başak enerjisinde iken, mevsimler kusursuz bir düzen ile yenilenmeye ve değişmeye hazırlanırken, ekinler biçiliyor. Hasat zamanı! Özeleştiri zamanı. Kaostan düzene ve ilahi sevgiden, benliğe. Hepimiz bu kozmik dramın bir parçasıyız ve aslında tamamı.

Peki ya ne ektiniz?

Sürüyoruz atlarımızı düşlerimizin üstüne. Sisli bulvarlardan geçiyoruz. Kıpırtısız geceye yüzümüz değdiğinde, YENİAY soracak. Hayal misin, gerçek mi? Sen doğrusun da çevren öyle mi? İşin, düzenin, ailen, sevdiğin gerçekten hayal ettiğin gibi mi yoksa sen mi öyle görmek istiyorsun?

Bakabiliyor musun gerçekliğe, an’a gözlerin apaçık? Kendi yarattığın düşünden uyanıyorsun. 

Sert yaz günlerini geride bırakmaya hazırlandığımız bugünlerde onca zorlayıcı tutulmalar ardında kişiliğimizi, kimliğimizi, dürüstlüğümüzü ne denli koruduysak, ekinlerimiz öyle gür, hak edişlerimiz öyle verimli olacaktır. Yeniay ışığı onları aydınlattığında bereket yağmurları ile yolumuzda ilerleyebileceğiz. Bu yolda ilerlerken ilahi sembolleri, evrenin bize gönderdiği mesajı iyi anlamalı ve kendi yolumuzda, kendi çizgimizde istikrarlı ve disiplinli bir şekilde yürümeye devam etmeliyiz. Kimimiz aniden yeni bir iş sahibi olurken, kimimiz aniden aşık olacak. Fakat Venüs'ün bu dönemki enerjisini derinden sevgi yerine kıskançlık, kısıtlama ve dürtüler ile kullanmamalıyız.

Yeni ufuklar doğuyor göğümüze. Okumalı, anlamalı, öğrenmeli şimdi.

Çalışmalı, üretmeli, hazır yiyenlerden olmamalıyız. Gösteriş uğruna giydiğimiz zırh kazındığında, parlak yaldızlar altında çırılçıplak yüzümüzle karşı karşıya gelebiliriz. Silkinme vakti. Evren; aşırılıklarımızın, değer bilmeyişlerimizin, müsrifliğimizin ve tembelliğimizin hesabını disiplin enerjisiyle soracaktır.

Bu dönem bizi kendi yolumuzdan alıkoymaya çalışacak, benliğimizi bulandırmak isteyecek, bizi dolandırmak, aldatmak isteyecek insanlar oldukça fazla çıkacaktır. Özellikle kadın figürlere karşı temkinli olmakta fayda var. Arkadan konuşan, kişiliği oturmamış, kişiliğinizi giymeye çalışan ve birtakım sahte işler peşinde koşan, dürüst olmayan insanların gerçek yüzünü göreceğiz. Enerji bağımızı kesmekte, tespit edip uzak durmakta yarar var.

Çalışma hayatında ve günlük rutinimizde kadınlarla tartışma içine girmemeye özen gösterelim. Bu dönem; üzülüp kurban psikolojisine bürünmek, kişiliğimizden ödün vermek, bağımlılıklara sarılmak, yemek, alışveriş, içki ve sigarayla hayatın gerçeklerinden uzaklaştığımızı sanmak bize yalnızca zarar verecektir. Venüs’ün de etkisiyle fiziksel özelliklerini, dürtüleri ve zaafları kullanarak karşımıza çıkan kişilerden uzak durmamız gereken bir dönemdeyiz. Artha ve Kama yasası her daim ensemizde olacaktır.

Yeniay, başlangıç enerjisi demektir. Bazen başlamak için bitirmek gerekir. Bu yeniay özverili hareket edene öyle kalıcı başlangıçlar verecektir ki; neyi hayal ediyorsak, ne konuda ilerlemek, gelişmek istiyorsak harekete geçmekte fayda var. Anlaşmalar, sözleşmeler bu dönem imzalanabilir.

Ve neyden arınmak istiyorsak yeniay bize yardım edecektir. Diyete başlamak, spor yapmak, bağımlılıklardan kurtulmak için harika bir zaman döngüsü, değerlendirin.

Alerji, göz rahatsızlıkları, kronik rahatsızlıklar, enfeksiyonlar, bağırsak problemleri bu dönemde artacaktır. Ne yediğimize çok ama çok dikkat etmek zorundayız. Bedenimizin sesine kulak vermeli ve hiçbir probleme gözümüzü kapatmadan mutlaka kontrole gitmeliyiz.

Değişime direnmeyin. Bu yaratıcı yıkım enerjisi, köklü başlangıçlar ile hayat yolumuza ışık olacaktır. Gözlerinizi tüm farklı algılara ve ilahi işaretlere açın.  Dünyeviliğe kapılıp kişiliğinizi, hayallere dalıp yeryüzünü unutmayın. Yanmaktan korkmayın. Mücadele edin. Yeniden doğacaksınız. Tırtıl kozasından çıkmasa asla kelebek olamazdı.

Ayakları yere sağlam basan hayaller kurun. Ve bu hayaller için en kararlı, en cesur, en istikrarlı adımı atın. 

Çünkü gerçek olmak üzere!

Ülkemize Baktığımızda;

Bu her köşesinde dört mevsimi vaat eden, üç yanı denizlerle çevrili, her elementi göğsünde özenle taşıyan topraklar bize ne anlatmak istiyor?

Ay ışığı, taze yapraklar, tatlı sularda keyiflenmek güzeldi.

Doğanın hasat zamanı geldi ve ellerimiz bomboş. Ne mi biçiyoruz? Hastalıktan kırılan hayvanlar ile hastalanan insanlar, salgınlar, art arda gelen zamlar. 

Kuzey ay düğümü gitmemiz gereken karmik yolu bizlere söyler. Silkinip o yolda ilerlemediğimizde ise işler baya karışır. Ülkemizin Kuzey Ay Düğümü başak burcunda ve bizlere; sana verimli topraklar verdim, onu ek, biç, çalış ve üret, hizmet etmekten gocunma, güzel bir doğa ve düzen sunacağım sana der. Peki ülkemizin Kuzey Ay Düğümünde gerçekleşecek olan 9 Eylül Yeniayı ne der? Son 9 yıllık döngüde çalışmadın ve üretmedin. Sana verilenin, kendinde olanın değerini bilmedin. Sistemi bulandırdın. Ve karmanın defter açıldı nihayet, seni terbiye edeceğim der.

Nihayet emek vermenin, çalışmanın, bilimin, eğitimin önemini biraz olsun anlayabileceğiz. İş işten geçmeden sistemin aksayan yönlerini, refaha ulaşmanın farkındalığını idrak edebileceğiz. 11 Eylül’den itibaren küçülmeye giden, iflas eden şirketlerin haberlerini duyacağız. Hatta maddi kaygılar yüzünden gerçekleşen intihar vakaları kulağımıza gelecektir.

Krediler, yatırımlar, finansal süreçler, emlak ve vergiler, tarım ile ilgili yeni düzenlemeler konuşulacaktır.

4 Ekimde gerçekleşecek Venüs retrosu öncesi; biriktirin, üretin, elinizdekinin kıymetini bilin ve tutumlu olun.

Toprak, doğa, ve gökyüzü her daim konuşur, yol gösterir. 

Duymasını ve görmesini bilene.

4 Eylül 2018 Salı

BAŞAK AYI GÜNLÜKLERİ


İletişim kurma şeklimiz, algımız, hayata bakış açımız iyileşiyor. Dün itibariyle eski hızına kavuşan Merkür gezegeni, bugün Başak takımyıldızı enerjisini yeryüzüne yansıtıyor. Daha detaycı, daha çabuk kavrayan, olayları parçalara ayıran ve gereksiz bilgiyi sentezleyebildiğimiz bu süreçte, verimli ve üretken olmak bizlere iyi gelecektir. Fakat ayrıntıları didikleyip bütünden uzaklaşmaktan ve tüm resmi görememekten kaçınmamız gerekir.

Güneş sisteminin öğretmeni, Satürn gezegeni Retro hareketini sürdürürken, Aralık ayından beri verdiği derslerin üstünden bir kez daha geçmemizi istedi. Sorumluluk almadığımız konuları sil baştan önümüze getirdi.

Satürn kısıtlayıcıdır, hayat derslerini sabır testleri ile verir. Fakat öyle bilgedir ki, senin çabanı gördükçe sınadığı konuda kalıcı ödül de getirir. Üstelik Aralık 2017’den beri Oğlak burcunda hareket ettiğinden bizlere derslerin yanında dayanma gücü ve istikrarı da getiriyor. Sorumluluk almayı öğrendikçe bizleri olgunlaştırıyor.

5-6 Eylül tarihlerinde durağan (S) harekette olan Satürn ardından Retro enerjisinden çıkacak. Retroda olduğu süreç boyunca kişisel haritalarımızda geçişte bulunduğu deneyim alanımız ne ise, bu sınavları yaşarken; kişiliğimizi koruduk mu, hak yedik mi, çabaladık mı yoksa tembellik mi ettik? Bunlara bakarak bizlere karmadan notumuzu verecektir. Emeğimizin karşılığını alacağız. Kötülüklerimizin de.

Emek vermeyenler, Güneş’in başak burcuna geçtiği bu hasat döneminde ektiklerini biçecekler. Yeme içme, alışveriş konularında dengenizi koruyun. Aşırıya kaçmayın ve gereksiz hiçbir şeyi almayın. Var olan işinize, malınıza sahip çıkın. Fazlasını istemeyin, elinizdekine şükredin. 4 Ekim Venüs retrosu ardından Ay düğümlerinin değişimi, tarihin acımasız tekerrür edişi geliyor.

Farkındalıklarımız ile, maddeyi anlayıp, mana’ya uzanmak dileğiyle.